Merhaba

Hep yazdım ben, herşeyi yazdım, kimi zaman küçük not kağıtlarına, kimi zaman defterlerimin arka sayfalarına, kimi zaman telefonumdaki not defterime, bazense sadece kafama...

Birikti kelimelerim, paylaşmak istediklerim, birilerine anlatsam acaba dinlerler mi beni diye merak ettim.

Evet, başladım ve devam edeceğim. Kimse okumasa da ben yazacağım, hayalimin peşini bırakmayacağım.

Ama tesadüf eseri geldiyseniz, hele bir de beni tanımıyorsanız mutlaka bir ses verin, orada birilerinin olduğunu bilmek, okunduğumu hissetmek çok keyifli olur...

BBO



Ben her bahar zayıflarım...

Yürüyüş ile ilgili yazınca bu konuyu biraz detaylandırayım istedim. Malum bahar ayları ruhumuzun uyanma, canlanma ayları. Bu uyanış ile birlikte de çoğumuz bedenlerimizi forma sokma telaşına düşüyoruz. Benim bu seneye kadar böyle bir telaşım olmuyordu, malum 12 ayı diyet tadında yaşadığım için bahar, kış bana farketmiyordu. Ama yılların acısını hamileliğin altı ayında çıkarmaya karar verip, kendimi tamamen özgür bırakınca ihtiyaç hasıl oldu. Badem şekerinin dünyaya gelmesi ile bir kısmı kendiliğinden giden kilolarımın kalanını vermek için kolları sıvadım. Henüz yoğun spora izin olmadığından ve zamanımı da önceden planlayamadığımdan benim için en uygunu sokaklarda yürümekti. Hergün bir saat tempolu yürüyüşün (dakikada 120 adım) faydasını görmeye başladım bile. Dün de Osman Hocamda okuyunca sizlerle de paylaşmak istedim. Siz de okuyun mutlaka.  http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=20324883&tarih=2012-04-12 ve hadi hemen şimdi çıkıp yürümeye başlayın.

Tabii bu zayıflama işleri sırf hareketi arttırmak ile olmuyor, bir de yakıtı azaltmak gerekiyor. Altı aylık sultanlıktan sonra bu hiç kolay olmadı açıkcası, bünye sağlıklı yaşama öyle birden adapte olmak istemedi. Ama güzellikle ama zorlamayla kendisini ikna ettim sonunda. İki aydır normale döndü çok şükür. Bu süreçte irrasyonel mucize diyetlerden hiç medet ummadım, kulak asmadım. Lütfen siz de aldanmayın. Hep söylediğim gibi hayatta en önemli şey DENGE. Beslenirken de dengeli beslenmek gerekli. Ekmeksiz, meyvesiz hayat olmaz. Tüm besin gruplarından dengeli bir miktarda alıp, miktarlarınızı azaltmanız ve hamurişi gibi gereksiz kalorileri kesmeniz yeterli. Bu konuda da Osman Hocamın linkteki yazılarını mutlaka okuyun, moda diyetlerden uzak durun. Özellikle 30 yaşından sonra metabolizma ile oynamak hiç doğru değil, aman unutmayın. http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/19288262.asp

Son olarak da amaç formda ve sağlıklı bir bedene sahip olmak, daha zayıf daha zayıf olmak değil. Temizliğe bedeninizden değil de ruhunuzdan başlayın. Sonrası çok daha kolay.

Sağlıklı günler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder