Uzun bir zamandan sonra bayramı İstanbul'da geçirdik, hatta İstanbul'da bile diyemeyiz, mahallemizde ;) Seyahatte olmayınca kültürel faaliyetlere ağırlık verdik. İyisiyle kötüsüyle hemen paylaşayım...
Tiyatro
Don Kişot : Üzülerek söylüyorum ki, bizim için hayal kırıklığı oldu. Dormen tiyatrosundan çok daha başarılı bir uyarlama beklerdim. Temposu düşük, eğlencesi olmayan, kuru bir oyun olmuş. Zamanınız ve paranız kısıtlı ve kıymetli ise tavsiye etmiyorum. Haldun Dormen'i sahnede bir kez daha görmek isterim diyorsanız gidin tabii.
Sinema
Kule Hırsızları : Tam bir bayram filmi, eğlenceli, akıcı, hiç kafa yormayan bir sabun köpüğü. Keyifli bir kaç saat geçirmek için değerlendirilebilir.
Bir Gün : Akıcı ve gerçekçi bir film olmuş, özellikle karakterlerdeki değişimi bence güzel işlemiş. Sinemada kaçırsanız bile DVD versiyonunu değerlendirmenizi tavsiye ederim. Sevmenin ve sevdiklerinizin kıymetini hatırlatan bir film...
Kitap
Gizli Anların Yolcusu - Ayşe Kulin : İfade çok akıcı, çok kolay okunuyor, paralelinde edebi bir anlatım aramamak gerekiyor. Biraz beyaz dizi kıvamında. Katmanlı değil, dizi seyreder gibi okuyorsunuz. Biraz da boş birşeyler okuyalım derseniz, çok güzel bir alternatif.
Suskunlar - İhsan Oktay Anar : Hem derinlik, hem edebiyat, hem merak, hem heyecan, beyin hücrelerini gıdıklayan şahane bir roman. Bu kitap bittiğinde, birşeylerin değiştiğini hissedeceksiniz.
Milan Kundera - Gülünesi Aşklar : Kaç tür ilişki vardır bir kadın ile bir erkek arasında yaşanacak. Ne hikayeler yaşanır bilmediğimiz, duymadığımız, hem tanıdık, hem çok yabancı. 7 aşk öyküsü, tebessümle okuyacağınız gülünesi aşklar. Birkaç saatte bitireceğiniz keyifli bir kitap.
Müzik
Kerem Görsev - November in St. Petersburg : Muhteşem bir albüm, tekrar tekrar büyük keyifle dinliyorum. Tatil günlerinde derginizi, kitabınızı okurken, güzel bir kırmızı şarap eşliğinde sevgilinizle tatlı tatlı sohbet ederken veya arabada sıkıcı bir trafikteyken size büyük bir keyif verecek bu albüm. En favoriler listenize ilk 3'den giriş yapacak, eminim. Hemen alın.
L'amour en Paris : Benim gibi Fransızca şarkılara aşıksanız, siz de bu albüme bayılırsınız. Romantik ve ilham verici. Hepsi yumuşak ve keyifli şarkılar. Tam Kasım ayı için...
DVD
Milk : Harvey Milk'in eşcinselliği kabul ettirmek için verdiği savaşı anlatan, Sean Pean'in oyunculuğu ile taçlanmış çok başarılı bir film, sinemada kaçırdıysanız, DVD'si çıktı, tavsiye ederim.
Biutiful : Daha önce filmi izlediğimde yazmıştım. 2011'in en etkileyici filmiydi, geçtiğimiz haftalarda DVD'si çıktı. Ben izledim ama koleksiyonum için alacağım ve kesin birkaç kez daha izleyeceğim. Size de tavsiye ediyorum.
Fast and Furious 5 : Çocukluğumdan beri, arabaların havalarda uçtuğu, temposu yüksek, bangır bangır müzikli aksiyon filmlerini severim. Bu iki adama da bayılırım. Heyecan dolu birkaç saat için izleyebilirsiniz. Blue Ray'i de var.
Ratatouille : Bence tüm zamanların en güzel beş animasyonundan biri. Eğer hala izlemediyseniz, ailecek hoş vakit geçirmek için çok iyi bir alternatif. Ben 5-6 kere izledim ;)
Yemek
Bedri Usta : Yazın açılan bu komşu kebapçıya hem kebapçı olduğu için hem de gelen arabalar yolu tıkadığı için biraz önyargılıydım, bu nedenle yazın kendisi ile tanış olamamamıştık. Büyük kayıpmış, herşey o kadar lezzetli ki, her gün orada yemek isteyebilirsiniz. En güzel tarafı ise sipariş ettiğim herşeyin, istediğim şekilde sağlıklı versiyonunu yapmış olmaları. Hizmet de çok başarılı, fiyatlar ise civardaki diğer yerlere göre hesaplı. Özellikle kebap severlere tavsiye edilir. Rezervasyonsuz gitmeyin, hiç boş kalmıyor.
Vapiano : Suadiye'deki concept İtalyanımızı uzun zamandır boşlamıştık, bayramda farklı alternatifler ararken hatırladık. Ben farklı şeyleri ve oyuncaklı uygulamaları her zaman severim. O yüzden Vapiano'nun sistemi bana eğlenceli geliyor ama amacınız keyifli ve uzun bir akşam yemeği ise bu sistem uygun olmayacaktır. (Self-service) sinema öncesi güzel bir yemek için veya öğle saatleri için çok uygun. 4 Peynirli pizzası şahane.
Big Chefs : Ve sonunda cadde şubesini de açtı. Biraz uzağa düştü ama problem değil, çok şükür hala 8-10 km problemsiz yürüyebiliyorum. Caddedeki mekan çok güzel, zengin menü de birlikte gittiğiniz herkesin yiyecek birşeyler bulabilmesini sağlıyor. Yemeklerin çok lezzetli veya özellikli olduğunu söyleyemem ama uzun uzun ve çoluk çocuk kalabalıklar için uygun. Fiyatlar bence bu yemekler için pahalı ama buraya özgü değil, bu yeni moda chain restaurantların hepsinin hak etmediği paralar aldığını düşünüyorum. Servis Etiler'deki kadar iyi değil, keşke garsonlara önce rotasyon yaptırsalardı. Bu konuda tüm chainlerin Kırıntı'dan çok şey öğrenmesi lazım. Ben onların yerinde olsam, elemanlarımı Kırıntı'ya yollardım.
Divan : Kalamış Divan'ın en baş müdavimleri arasındayız biliyorsunuz. Hem güzel bir mekan, hem lezzetli yemekler, hem iyi bir servis, neden başka bir yer arayalım ki dedirtiyor insana. Bir de yeni Divan Touch kartımız ile hesap yarıya inmiyor mu, tadından yenmiyor diyebilirim ;)
İşte böyle geldi geçiyor mevcut hayatımızın son bayramı, bakalım yeni hayatımızda yeni bayramlar, yeni tatiller nasıl olacak, bir heyecan, pür merak bekliyoruz.
Bu vesile ile herkese tekrar iyi bayramlar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder